top of page

HMK Adli Tatil-Adli Tatilde Cevap Dilekçesi süresi Uzar mı?

Adli tatil, her yıl 20 Temmuz'dan 31 Ağustos'a kadar süren bir dönemdir ve bu süre zarfında mahkemeler genellikle dava ve işlerin görülmesine ara verirler. Ancak, gecikmesinde sakınca bulunan, kamu düzenine ilişkin olan veya üstün taraf menfaatinin mevcut olduğu bazı istisnai durumlarda davalar ve işler adli tatilde de görülebilir. Bu istisnai durumlar, hem kanun hükmünde belirli iş ve davalar hem de tarafların talebi ve hakim takdirine dayalı olarak görülebilecek işler olarak ayrılabilir.

Tarafların talebi üzerine, mahkeme bir dava veya işin ivedi olduğuna karar verirse, bu dava veya iş adli tatilde de görülebilir. Örneğin, ihtiyati tedbir, ihtiyati haciz ve delillerin tespiti gibi geçici hukuki koruma talepleri ve kararları, nafaka davaları, soybağı, velayet ve vesayete ilişkin davalar (boşanma davaları hariç), nüfus kayıtlarının düzeltilmesi işleri, işçilerin hizmet akdi veya iş sözleşmesi sebebiyle açtıkları davalar, ticari defterlerin kaybından dolayı kayıp belgesi verilmesi talepleri ve kıymetli evrakın kaybından doğan iptal işleri gibi davalar adli tatilde de görülebilir.

Adli tatilde görülebilecek davalar ve işler kanunda tahdidi olarak sayılmış olup, bu kapsamda olmayan davalar ve işler adli tatilde görülemez. Bu davalar ve işler arasında ilam verilmesi, her türlü tebligat yapılması, dosyanın başka bir mahkemeye gönderilmesi, bölge adliye mahkemesi veya Yargıtay’a gönderilmesi işlemleri yer alabilir. Adli tatilde görülemeyen davalar ve işlerde ise süreler durur ve tatil sonrasında işlemler devam eder. Bu düzenlemeler, adli tatilin amacına uygun olarak mahkemelerin iş yükünü azaltmak ve yargılamaların daha sağlıklı bir şekilde yapılmasını sağlamak için getirilmiştir.

Adli Tatilde Süreler İşler Mi?

Mahkemelerin yerine getirdiği yargılama süreci adil yargılanma hakkının tesisi açısından makul uzunlukta olmalıdır. Bu işleyişin sağlanması için hem genel olarak hukukta hem de medeni yargılama hukukumuzda bazı sürelerin öngörüldüğü görülmektedir. HMK m.104 hükmünde adli tatil zamanında sürelerin bitmesi durumu düzenlenmiştir, bu hükmün bahsolunan kısmından adli tatil içerisinde sürelerin bitmesinin mümkün olduğu dolayısıyla sürelerin durmayıp işlemeye devam ettiğidir. Medeni yargılama hukukunda adli tatilde süreler durmayıp işlemeye devam eder. Ancak bu hususta özel bir düzenleme mevcuttur.

HMK m.104’de “adli tatilin sürelere etkisi” madde kenar başlığı altında “adli tatile tabi olan dava ve işlerde, bu kanunun tayin ettiği sürelerin bitmesi tatil zamanına rastlarsa, bu süreler ayrıca bir karara gerek olmaksızın adli tatilin bittiği günden itibaren bir hafta uzatılmış sayılır.” denilerek adli tatilin süreleri uzatıcı etkisi açıklanmıştır. Adli tatilin süreleri uzatıcı etkisi adli tatile tabi dava ve işler için öngörülmüş olan süreler açısından geçerlidir.

Başka bir deyişle adli tatile tabi olmayan dava ve işler bakımından adli tatilin süreleri uzatıcı etkisinden bahsedilemeyecek olup, sürelerin işleyişine dair olağan rejim geçerliliğini korumaktadır. Ancak adli tatilde görülmeyecek dava ve işler için öngörülmüş olan ve son günü 20 Temmuz’da başlayıp 31 Ağustos’ta biten adli tatil içerisine rastlayan bir süre; kendiliğinden 7 Eylül’e uzamış sayılacaktır. Önemle belirtmek gerekir ki sürelerin uzatıcı etkisi yalnızca HMK’da öngörülen süreler için söz konusudur.

Sonuç olarak mahkemeler, her yıl 20 Temmuzda başlayıp 31 Ağustosta sona eren adli tatilde kural olarak görmekle yetkili ve görevli oldukları dava ve işleri göremez. Adli tatilde görülebilecek iş ve davalar kanunda sınırlı olarak sayılmıştır. Adli tatilde görülebilecek dava ve işlerin de tarafların anlaşması veya davanın taraflardan birinin yokluğundan görülmesi halinde diğer tarafın kabul etmesi halinde hakimin takdirine bağlı olarak adli tatile tabi olması mümkün olduğu gibi adli tatile tabi dava ve işlerden olup taraflardan birinin talebi üzerine ivedi olduğuna karar verilen dava ve işlerin adli tatilde de görülmesi mümkündür.

Adli tatile tabi olan dava ve işler için HMK’da öngörülen süreler, adli tatilde de işlemeye devam edecektir. İşleyen bu sürelerin son gününün adli tatile rastlaması halinde herhangi bir karara gerek kalmadan süreler kendiliğinden bir hafta uzamış sayılacak, böylece son günü adli tatile rastlayan ve adli tatile tabi dava ve işler için öngörülmüş olan bir süre kendiliğinden 7 Eylül’e uzayacaktır.

Comments


Son Yazılar

bottom of page