top of page

Yargıtay: Tebligat Komşuya Yapıldıysa, Gerçekten Komşu Olmalı!

Karar Özeti:

Borçlu, tebligatın yapıldığı adreste hâlen oturduğunu ve tebligat mazbatasında adı geçen kişinin komşusu olmadığını ileri sürdü. Dosya incelendiğinde, Tebligat Kanunu’nun 21/2. maddesi uyarınca yapılan tebligatın ön koşulu olan iade mazbatasında adı geçen kişinin gerçekten komşu olmadığı tespit edildi.

Bu durum, tebligatın usulsüz olduğunu ortaya koydu. Yani komşu sıfatı taşımayan bir kişiye yapılan tebligat geçerli sayılamaz. Her ne kadar borçlu, bu usulsüzlük nedeniyle itiraz etmiş olsa da Yargıtay, temyiz dilekçesindeki diğer itirazları yerinde bulmadı ve Trabzon Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi’nin kararını onadı.

Ancak kararın içerisinde dikkat çeken önemli bir hukuki tespit yer aldı: Gerçekten komşu olmayan kişiye yapılan tebligat usulsüzdür. Bu yorum, gelecekte benzer uyuşmazlıklar bakımından önemli bir emsal niteliği taşımaktadır.

Yargıtay’ın değerlendirmesine göre:

  • Komşu olarak gösterilen kişi gerçekten komşu değilse, 21/2 kapsamında yapılan tebligat geçersizdir.

  • Bu tür usulsüzlükler, icra ve takip işlemlerinin geçersizliğine yol açabilir.

  • Mahkeme ayrıca, eksik kalan temyiz harcının tahsiline karar vermiştir.

📅 Karar Tarihi: 15.01.2025⚖️ Sonuç: Temyiz reddedildi, karar oy birliğiyle onandı.

📌 Tebligat Kanunu m. 21/2 Nedir?

Tebligat Kanunu’nun 21/2. maddesi, muhatabın adreste bulunmaması durumunda, tebligatın komşu, yönetici veya kapıcı gibi adreste bulunan ve muhatapla ilişkili kişilere yapılmasına izin verir.

Ancak bu tür bir tebligatın geçerli olabilmesi için;

  • Muhatabın adreste bulunmadığı iade mazbatası ile ispatlanmalıdır.

  • Tebligat, gerçekten komşu veya muhatapla ilişkili bir kişiye yapılmalıdır.

  • Aksi takdirde, tebligat usulsüz sayılır ve yasal sonuç doğurmaz.

📚 Yargıtay kararlarında da bu konu net şekilde vurgulanmış ve uygulamada yapılan hatalara dikkat çekilmiştir.

Comentarios


Son Yazılar

bottom of page